LAISSEZ FAIRE LAISSEZ PASSER *

Parça Önerisi:

https://open.spotify.com/track/1XhTPXKH49BSuRtr2Apz0e?si=8jAok2puSo6ZQrxFgc9SEQ

 

Vedalaşamadığın ne var hayatında? Çoktan bitmiş ilişkiler, seni çoktan bırakmış giysiler, anısı olsa da kalabalık eden eşyalar, bitmek bilmeyen düşünceler, sana hizmet etmeyen alışkanlıklar, sıkı sıkı tutunduğun acılar…

 

Bunların hepsi de olabilir, tek bir tanesi de. Hayatını zorlaştırıyor, seni engelliyor, kim bilir önünü tıkıyor olabilirler. Sevgi ve kabullenişle kendini özgürleştirmeye ne dersin?

 

Kolay değildir vedalaşmak. Üstelik kelime olarak bile hüznü çağrıştırır insan zihninde. İyi de her veda kötü müdür, hüzün müdür? Hiç mi yoktur güzel vedalar? Özgürleştiren ayrılışlar? Mutlu eden ayrılıklar?

 

Not al bir yere; neler var sana hizmet etmeyen, yük olan, önünü tıkayan. Bir düşün. İki düşün. Gerekirse bırak, gez dolaş, işlerini hallet, hayata karış sonra gel listelemeye devam et. Hayata karıştığında ve algını buna yönlendirdiğinde her köşe başında rastlar olacaksın onlara. Her aklına geldiğinde not et bir kağıda, istersen telefonuna, istersen ses kaydı at kendine. Sen yeter ki iste, niyete gir; bak onlar nasıl hatırlatıyorlar kendilerini sana!

 

Farkına varmak birinci adım. Peki ya vedalaşma kısmı? Hangisinden başlamalı? Söylemesi kolay da, yapması?

 

En kolayından başla. Yapabildiğini gördüğünde, en zoru bile sana daha “yapılabilir” gelecek.

 

Zamana yay; birden, bir günde, aynı anda olmaz. Hayat devam eden bir yolculuk, ona ayak uydur, acele etme. Nasılsa varacaksın gideceğin yere.

 

Vazgeçme! Yeter bu kadar diyebilmen için tamamen hafiflemen gerekir. Bunu hayatının bir parçası gibi, yemek-içmek, yaşamak gibi düşün. Nefes varsa, değişim de vardır…

 

Kendine inan. Her şeyde olması gerektiği gibi. “Yapamam” ne bir mazeret, ne de gerçek. Düşünebildiğin, farkında olduğun her şeyi yapabilirsin. Yapabileceğine inan…

 

Nefretle değil, sevgiyle vedalaş. Sana hizmet ettikleri zamanlar da olmuştur elbet. O günlerin hatırına sevgiyle bırak gitsinler, bırak geçsinler…

 

 

*Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler! 18. yüzyıl Fransası’nda “Laissez Faire est Laissez Passer” sloganını ortaya atan fizyokratlar tarafından “devletin ekonomiye müdahil olmaması” politikası üzerine yaratılmıştır. Fransızca’dır. Okunuşu: “lese feya, lese pese”

 

 

Hande Kurt

ICF Sertifikalı Yaşam Koçu

g_handekurt@hotmail.com

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir