Şeytan Bana Uymuyor

Koskoca bir yıl devriliyor, kolay değil, hem de ne yıl… Bir hayli uzun bu kez, yeniyıl listem. Tüm yıl verdiğim mesajların özeti bile, Yemen’e kadar uzar. Ülkece ve kişisel olarak, omuzlarımızdan tutulup, silkelendiğimiz, kuvvetli bir yıl oldu. Yıkılmadık, ayaktayız çok şükür. OHAL’ de sevmeye, çalışmaya, üretmeye, şükretmeye devam etmek zorundayız. Değişen şartlar, içinden geçmekte olduğumuz ülkesel krizler, hepimizde bireysel olarak şahane bir deformasyon oluşturdu. Sevecek yerlerimiz de ağrıyor çoğu zaman. Herkes o kadar yorgun ki, kimse kimseyle uğraşmak istemez hale geldi. Yani biraz müzisyen tabiriyle seslenecek olursam; Sekizlik es gibi ihtimaller, ha desen susacak şeytan… Olmaz olsun senkopsuz aşk da!

Bende dökülen yaprakları saysam, ağzınız açık kalır. Kolay olmadı ama daha da güçlendim, kazık koleksiyonumla Bienal’e hazırlanıyorum hatta, emeği geçenlerin ellerinden öperim, samimiyetle… Bu virajlarda verdiğim kararların, hep arkasında durdum. Gece gibi sessiz, gereksiz enerjiler susmuşken içimde, doğruyu buluyorum. Sarıldım yeni doğruma, mis gibi uçacağım, kalbim tüy…
Emeksiz, emeklenir sadece… O zaman sizi emekleten herkesten ve herşeyden uzaklaşın. Uçmaya başlayacaksınız böylece, siz de. Gerçek özgürlük, yapabileceklerinize olan inancınızı, başkalarının dar zihninlerinde aramayı bırakınca geliyor. Size her şartta inanlarsa, gerçek dostlarınızdır. Kötü gün değil, iyi gün dostu seçin. Kötü günde, yedi kat el de dosttur. Söz, medeniyettir, ciddiye alın tabii ama lafta kalan her söz, samimiyetsizlikten başka şey değildir. Bunu da kabul edin, rahat edersiniz. Kim ne derse desin, kimi nasıl seveceğinize de kendiniz karar verin. Dünyada çok sevmekten daha güzel hiçbir şey olamaz. Özgürce sevin… Ve özgürleştirerek sevin. Hiçbir şeye bağımlı olmayın ama sevdiklerinize sadakatinizden asla taviz vermeyin. Ayıp olmasın diye susmayın, kimseye ayıp olmuyor. En büyük ayıp, kendi kendimize haksızlık edilmesine izin vermemiz. Şimdi olansa, izin verdiğimiz yerlerimizin ağrıyor oluşu. Yeni yıla ağrı kesicilerimizi alıp girelim ya da ağrının kökünü kurutalım. Nasıl mı?
Buyurun Yeni Yıla Hazırlık Reçetesi’ne göz atalım, tüm nasıllar için…
* Olmaz olmaz demeyerek.
* Ummadığımız taşları da anlamaya çalışıp, ağırlaştıkları yerde bırakmayı bilerek.
* Adam gibi vedalaşarak.
* Kadın gibi vedalaşarak.
* Ne hissettiğini önce kendine itiraf ederek.
* Aşk’a aşık olanla, size aşık olanı ayırmayı bilerek.
* Herkesten önce kendine inanarak.
* Küsmeden, üzmeden, hatıralarımıza saygı duyarak.
* Yıllandıkça daha şeffaf olup, yaşama yakışarak.
* Bir ağacı, bir kediyi, bir köpeği, bir martıyı, yıldızları, güneşi, denizi, rüzgarı, bulutu selamlayarak.
* Dostların aklına gelince, hep için titreye titreye severek.
* Öyle dostlara sahip olduğun için şükrederek.
* Daha çok severek.
* Öpüşerek.
* Bir çocuğu gülümseterek.
* Bir yaşlıyı özümseyerek.
* Verdiğimiz sözleri tutarak.
* Bize verilip, tutulmayan sözlerin sahiplerini unutmayarak.
* Özü sözü bir olmayandan uzaklaşarak.
* Herşeye biraz uzaktan bakıp, herşeyin nasıl göründüğüne bakarak.
* Mesafeleri doğru ayarlayarak.
* Hayata anlam katmaktan asla vazgeçmeyerek.
* Hayatın anlamının, yaşamak olduğunu hep hatırlayarak.
* Her sabah nefesine şükrederek.
* Bilinçsizce, aslında kendimizi cezalandırıyor olduğumuz şeylerden, kişilerden, ortamlardan, içimizdeki kötü seslerden kurtularak.
* Gerçek sevginin, ten temasına ihtiyaç duymadığını bilerek. Kalbini bilerek, içini dindirerek…
* Ama yine de sarılarak…
* Masallara inanarak. (Dengenizi kaybettiğinizde sizi ayakta tutar)
* Rüyaları ve bilinçaltımızı farkederek.
* Yeniliğe ayak uydurarak.
* Yargılamayarak.
* Yargılayanlara esenlikler dileyerek.
* Yalan söylemeyerek.
* Affederek ama unutmayarak.
* Daha çok gülerek.
* Yemek pişirerek.
* Müzik dinleyerek.
* Dans ederek.
* Bizi mutlu eden en aptalca şeylerden bile utanmayarak.
* Aldatmayarak.
* Aldanmayarak. (Bir yerde ayıltıyor hayat, görmezden gelen bizleriz sadece)
* ”Olmaz o iş” diyen şeytandan ve bahanelerimizden uzak durarak.
* Bahanenin, gerçeği söyleyemeyecek olanların acizliği olduğunu bilerek.
* Herzaman başka çıkış yollarımız olduğunu bilerek.
* Tembellik etmeyerek.
* Vefalı olarak. En büyük servetin güzel insanlar biriktirmek olduğunu unutmayarak.
* Burunları yerden alıp, yardım isteyerek.
* Yardım ederek.
* Dinleyerek.
* Anlayarak.
* Anlamadığın yerden özgür olarak. (Bknz. aynı başlıklı yazım)
* Olmuş olan ve değiştiremediğimiz herşeyi, olduğu gibi kabul edip, ilerleyerek.
* Her şartta hayata güvenerek.
* Herzaman, herşeye hazırlıklı olarak.
* Acımasız olanın hayat değil, insanlar olabildiğini kabul ederek.
* Acıma yetime koyar gözüne’yi kulağına hep küpe ederek.
* Gelişmemiş insanların yaptıkları haksızlıklar üzerine fazla kafa yormamayı öğrenerek.
* Gelişmemiş insan: Vicdani gelişimini tamamlayamamış herkestir. Diplomayla gelişilmez, bunu unutmayarak.
* Aslında kim olduğunu, hangi pozisyona gelirsen gel unutmayarak.
* Aileni herşeyden öte tutarak.
* Kalbini sonsuz kere de kırsalar, hala sevebildiğin için ne kadar zengin olduğuna şükrederek.
* Nefretten uzak durarark.
* Kimseyi kıskanmayarak.
* Verilen sırların kıymetini bilerek.
* Hayallerinden asla vazgeçmeyerek.

TÜY HAFİF MÜZİĞİ BENİM CANIM 😉
Güzel okur, canım okur, ey okur; Sen de kendi listeni hazırla, bu yıla girerken. Ölç, biç, tart bakalım. Ne yaptın, ne oldu? Neden vazgeçtin, ne kaybettin, kimi kırdın, kim seni üzdü? Ve bunları aslında neden yaşadın? Evet, karşındaki hıyarın tekiydi belki, kabul ama aslında bu hıyarları kendine niye çektin? Bunu en iyi sen bilebilirsin, bildiğini inkar etme ki, bu zor yıl, aslında koca bir kazanıma dönüşmüş olsun. Hep söylerim, Şeytan’ a uymak kolay ama demode, tekamül ise vizyon işidir. At gözlüklerini çıkartmadan, ısrarla tutunduğumuz, kolayımıza giden eskimiş yöntemleri bırakmadan, yenilikten korktuğumuz için yerimizde saydığımızı farketmeden, tekamül, koca bir hayal. Hayal kurun tabii ama gerçekleştirmek için o adımı da atın artık çünkü konserimizin başlamasına 5 dakika var, lütfen şeytanınızı sessiz konuma alın. Ya da hattı komple kesin, kendisi azapta daha güzel.
Şeytan bana uymuyor, yeni versiyonuma hoşgelecek olanlara duyurulur.
Kalbim tüy ve ben müziğim, ya siz?

Aşk’a uyanın, gerisi kolay…

MERVE ÇALOĞLU

[email protected]