Bahar Temizliği

Baharın gelişiyle, kışın hantallığını, yükünü, kasvetini atarız üstümüzden. Dertler devam ediyor olsa dahi, Güneş ruhumuzu ısıtır. Gökyüzündeki aydınlanma ile içimizdeki aydınlanma paralel evrenler gibi işler. ”Bahar temizliği” dediğimiz aktivite en çok ruhlarımıza iyi gelir.

Dip, köşe, bucak temizlemek, eskileri atmak, detoks yapmaktır aslında bahar temizliği. İşine daha fazla yaramadığını düşündüğün eşyalarını ihtiyaç sahipleriyle paylaşmak, kullanılamayacak durumda olanları çöpe atmak, sendeki görevlerini tamamlamış olanlara içten bir “hoşça kal” demek kendine bu bahar vereceğin en güzel hediyedir belki de.

Bilir misin alma-verme dengesi nasıl işler? Sen paylaşmayı bildikçe daha çok gelir sana gelen bolluk-bereket. Yerine yenisini koymaya çalışması gibi işler sistem. Bu mantıkla bakınca, gereksiz şekilde yer kaplayan eşyalar varken gelir mi yenisi, daha çok işine yarayacak olanı? Sen gider miydin, sana yer olmadığını bildiğin herhangi bir yere?

Zihninde var olan ama artık hiç işine yaramayanlara ne demeli? Aklını kurcalamak, hatta belki hayatı zorlaştırmaktan başka görevi olmayan, sana hizmet etmeyen duygu ve düşüncelerden de sıyrılmak nasıl olurdu sence? Bir an için gözlerini kapatıp hayalini kurduğunda nasıl hissettiriyor?

Hadi hemen şimdi yum gözlerini ve hayal et.

Açtın mı gözlerini? Gözlerini kapatmaya yeltenmeyenlerdensen eğer buradan itibarenı biraz daha oku lütfen.

İster bir eşya olsun ister bir düşünce ya da bir duygu; sana hizmet etmiyorsa neden işgal altındasın onlar tarafından? Orada öylece duruyorlar; tüm enerjini çekmek, seni daha çok sömürmek için, izin mi vereceksin? Bir anlayışa göre; “sen izin verdiğin müddetçe üzebilir insanlar/durumlar seni”. Çok doğru değil mi, bir düşünsene! Sen izin verdiğin müddetçe üzen de olur, kanını emen de, enerjini çeken de.

Hadi gel; atma işleminden önce, dağınıklığı toplamakla başlayalım. Bahar temizliğini yaparken dikkat etmen gereken en önemli şey onları kategorilere ayırmak olabilir. İnsan formunda olanlar, eşya formunda olanlar ve düşünce-duygu formunda olanlar. Sayfayı üçe böl düz çizgilerle, sonra yerleştir başlıkları. Her bir sütunu doldurmaya başlayınca ne göreceksin bil bakalım! Öyle böyle değil, ardı arkası kesilmeyecek, yazdıkça yazmak isteyeceksin. Belki aynı kapıya çıkanları bile ayrı ayrı yazmak isteyeceksin. Aynı pantolondan bile birden fazla var mı? Aynı düşünce kalıbından kaç farklı madde çıkartabildin? Kaç kişi fazladan yer alıyormuş senin hayatında? Çorap söküğü gibi geliyor bak!

Bahar temizliği, zihinsel detoks imkanı da sunar, dolaplarının, raflarının, kitap içlerinin fazladan meşgul edildiğini görmeni de, belki artık hayatına bir eşya, bir insan ya da duygu kabul ederken daha seçici olman gerektiğini de… Bu bahar yaptın temizliği ama sonra yine geldi birikti yenileri diyelim; e o zaman başka bahara! Ta ki sen ihtiyacın olandan fazlasını almamayı öğrenene kadar…

Çok rahatlayacaksın bu bahar temizliği ile bana güven. İlk başlarda, elinde olmadan, hemen kıymayacaksın her şeye birdenbire, daha ürkek davranarak garantiye oynamayı seçeceksin. Bunu da kabule geçmek en doğrusu. Bazen vedalar uzun zaman alır; yaşanmışlıklar, paylaşılanlar, anılar, yüklediğin anlamlar çok derin olunca… Aldıkların, hediye edilenler, sana yazılanlar, senin yazdıkların; varlıklarını unutsan bile, bir gün eline geçeceğini, aradığında bulabileceğini bilmek huzur verir. O huzur, biraz tehlikelidir. Celladına aşık olmak gibidir. Bunu da kabul et ve bir dahaki sefere daha kararlı olmaya odaklan.

Ayşe Kulin demiş ki:

Bahar geldiğinde mi ben böyle olurum?
Yoksa böyle olduğumda mı gelir bahar?

Ayrıca bunun seninle ne ilgisi var?
Tabii ki ben böyle oldugum için bahar
Çünkü sana değdiğinden beri ellerim
Bütün kış dallarında tomurcuklar var

Bu defa, şimdi-şu an aç şarkıyı bangır bangır, bangırdatamıyorsan tak kulakları ve niyet et yüklerinden kurtulmaya. Sana, hangisi, ne zaman iyi gelecekse tabii ki; acele etme! Çok da yayılma! Süreyi olabildiğince kısaltalım; karar ver, yukarıda belirttiğim ön çalışmalara başla, kendine bir gün seç. Sonrası, dedim ya “çorap söküğü” 😉

Balat Taş Cafe’deki tüm Sirtaki öğrencilerime sevgi ve özlemle…

 

https://open.spotify.com/track/5EkbLi5GqMfO9ei6hJi4K7?si=mNdupcYNQX6D_OxkNgRQlA

 

Hande Kurt

CF SertifkalıYaşam Koçu

[email protected]

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir